Ey Musa Ayakkabılarını Çıkar halihazırda okuduğum kitapların arasına alıp okuduğum bir kitap oldu. Selis Yayınları'ndan çıkan bu 204 sayfalık bu kitabı okumadan önce ismini bile duymamıştım İrfan Gürkan Çelebi'nin. Okudukça kendisiyle tanıştığıma memnun oldum.
Kitabın başında konu olarak tasavvuf yazıyor fakat bence herkesin bürünmesi gereken İslam ahlakını herkesin anlayabileceği yalın bir dille anlattığı için kitabı tasavvufi derinlikler bulma beklentisiyle okumamalı.
Kitap, ayetlerle kısımlara ayrılmış ve üç-dört sayfalık yazılar bahsedilen ayet üzerine yazılmış. Üslubu Senai Demirci'yi andırıyor fakat bana daha samimi ve vurucu geldi anlatımı. Daha yakın buldum kendime.
İslamî eğilimi olanlar ve Kur'an'la tanışmak isteyenler için ideal bir hediye olduğunu söyleyerek birkaç alıntıyla yorumumu bitiriyorum. Buyrunuz:
*''Bil ki kul olmak, senin hakim olmaktan anladığının yanında saltanatların en büyüğüdür. Sen şimdi kul ol ki, günü geldiğinde Efendin kul olmanın nasıl bir saltanat olduğunu göstersin sana.'' sf.91
*''Irkçılık belasının zerresi bile sizi Kitabın bir kısmına kâfir kılar...
Siyahsın.. Beyazsın.. Çekik gözlüsün... Sarı saçlısın... Buğday tenlisin... Ne isen osun!
Kime ne? Hem bütün bunlarla ilgili bir dahlin olmadığına göre sana ne! Vazgeç artık veda hutbesinin sahibinin sözlerine muhalif davranmaktan. Kır içinde taşıdığın cahiliye putunu ve yaratılanı sev Yaratandan ötürü.'' sf.106
*''Şan, şöhret, ucuz hesaplar peşinde geçen bir hayatın sana getireceği ihtişamın nerede son bulacağına bak öncelikle... Seni sonsuza taşıyamayacak kadar aciz bir tanınmışlığın, tam bilinmen gereken zamanda seni terk edecekse, onca çabanın kendini ucuza satmaktan başka neticesi vardır diyebilir misin?'' sf.168
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder